Bir Dedeyle söyleşi
En ünlü Alevi dedesi Hüseyin Gazi Metin VATAN'a konuştu: Nüfusta
hiçbirinin yazılmaması gerekiyor. Ne İslam, ne Sünni, ne Alevi,
ne Hıristiyan, ne ateist... Kime ne? Kimi ne ilgilendirir?
Saçmalığın ta kendisi.
* Aleviler İslam'ın içinde midir dışında mı? "
İçinde mi, dışında mı, göğsünün nakışında mı?
Düğmesinin başında mı, şeytan bunun neresinde?" Anadolu'nun
alevisi değişik bir tiptir. İslam'ın da güzelliklerini almış,
Hıristiyanlığın da, Şamanlığın da... Anadolu'yu sünger gibi
çekmiş. O yüzden alevilik'te Muhammed, Ali var, Ehli Beyti var.
* Peki din midir?
Alevilik dine sığmıyor ki... Bütün dinler bir kalıptır,
beşikten mezara kadar öbür taraf için yatırımdır. Anadolu
aleviliği'nde öbür tarafta hediye kazanmak için bu dünyada
yaşanmaz. Bizim için tek kutsal varlık insandır. Biz o yüzden
insana kötülük yapmaktan kaçınırız, kıl köprüsünden rahat geçmek
için değil.
* Sizin için de Ali'den bile önce Muhammed gelmiyor mu?
Elbette. Ama bugünkü İslam Emeviler'in şeriat izlerini
taşıyor. Hz. Muhammed'i yatağında öldürmeye çalışan, Ali'yi
öldüren Ebu Süfyan'ın dinini yaşıyoruz şu anda. Biz Allah'ı
severiz. İnsanlar sevdiğine tapar, korktuğuna değil.
Korktuğundan kaçmaya çalışırsın. Biz Ortaçağ karanlığına güneş
gibi doğan, Ehli Beyt'ten başka soyu olmayan Muhammed'e,
Doğu'dan Batı'ya kadar herkesi kesen değil, adalet için kılıç
çeken Ali'ye inanırız.
* Siz de insanın balçıktan olduğuna, siz de öbür dünyaya
inanıyorsunuz. Sonuçta bugünkü diye tanımladığınız İslamiyet'le
de çok ortak yanınız yok mu?
Evet, bunlar bizim de inancımızdır. Bizim en önemli
farkımız ise ibadetimizi öbür dünyayı sağlama almak için değil
Allah'ın yarattığı insana kötülük etmemek için yapmamızdadır. O
yüzden biz dürüst konuşurken, "Hu" çekerek değil, komşumuzu
üzmemeye çalışarak ibadet ederiz. "Ya Allah Ya Muhammed" dersin.
Hem de beş vakit değil 100 vakit yaparsın. Özünü temizlersen
korkacak bir şey yok. Öbür dünya var mı yok mu? Gidenler faks
çekmiyor, telefon da etmiyor. Giden gidiyor. Ama ben buna rağmen
dürüstlüğüme devam ederim.
* O korku da olmasa dünyayı zaptetmek iyice zorlaşmaz mı?
Yok o yanlış bir fikirdir. Merak etmeyin korkusundan
kötülük yapmayan yine Allah'tan korktuğu için değil kanunlardan
korktuğu için yapmıyor. Kanundan korkusu olmayan adam gidip kafa
kesiyor, yolsuzluk yapıyor. Kanunlardan da korkmasa kim bilir
neler yapacak insanoğlu?
* Neden alevi vatandaş "Din haneme alevi yazın" diye ısrar
ediyor?
Bence zaten yanlış bir tavırdı. Ne İslam, ne Sünni, ne
alevi... Hiçbirinin yazılmaması gerekiyor. Kime ne? Saçmalığın
ta kendisi. Alnımızda yazıyor mu kimliğimizde yazsın?
* Yargıtay'ın davayı bozma gerekçesine de karşısınız.
Mahkemenin bilirkişi olarak bu konuyu aleviler'e de
sormamasına sadece Hanefi olan Diyanet'in Hukuk Bürosu'nun
görüşüyle yetinmesine karşı çıkıyorum; bir. Bana sormadan İslam
yazılmasına karşı çıkıyorum, iki. alevilik elbette bir inanç
kurumudur, üç.
* Yani İslamiyet başka bir şey, alevilik başka bir şey mi?
Bu öyle bir şey ki, "Biz İslam değiliz" dediğin zaman
da kurtaramazsın. Çoğu yapılanlar Kuran dışında, Muaviye'nin
kendi hükümdarlığı için yaptığı uydurmalar. "Ben İslam'ım"
dersem seninle toka yapmam, seninle oturmam, seninle halay
çekmem, seninle içki içmem günah. Ben Muhammed'e inanıyorum,
ondan sonraki Araplar'ın iktidar kavgalarına değil!
* Özellikle yeni nesil aleviler arasında ben hem aleviyim hem de
ateistim diyenler çok. aleviliğin sadece "türkü bar kültürü" ne
indirgenmesi size doğru geliyor mu?
Sünniler'den de ateist çıkıyor, bunun alevilikle
alakası yok. Sadece biz inanmayana da saygı duyduğumuz için bunu
söylemesi daha kolay geliyor. Ama tabii hem alevi'yim hem
ateistim diyenin ikisinden birinin tarifini bilmediğini
gösterir. Değil tabii ama aleviliğin okulu yok. Sünniler Türkçe
cenaze namazı kıldırdığımız için bize geliyor.
* Alevi dedeleri yöreseldir. Tanınmazlar. Siz neden bu kadar
tanınıyorsunuz?
Demek ki katıldığımız cenazelerde, panellerde,
Cem'lerde doğru şeyler söylüyoruz ki gerçekten çok severler.
* Mesela ünlü ozan Mahsuni Şerifin cenazesini neden sizin
kaldırmanız istendi?
Benim en önemli özelliğim Öztürkçe dua okumamdır. Çünkü
eğer aleviler de Arapça dua okumaya başlarsa Cumhuriyet'in iyice
tehlikeye gireceğine inanıyorum. Hem insanın kendi diliyle
ibadet etmesi kadar doğal ne olabilir ki?
* Başka dedeler Türkçe okumuyor mu?
Umuma açılanların sayısı çok azdır. Mahsuni Şerif de o
yüzden bana vasiyet etmişti zaten. Bana "Anarşi Dedem, benim
cenazemi Öztürkçe sen kıldır" demişti. Öldüğünde Divriği'deydim.
Çağırdılar, hemen Hacı Bektaş'a gittim. Yüz binler vardı
cenazesinde. Yer gök insandı. Polisin yardımıyla ulaşabildim
ancak. O cenazeyi benim kıldırmam dedeliğimin en önemli
günlerinden biriydi.
Yobazlığın Aleviliği Sünnisi olmaz, dedenin de yobazı var.
* Birkaç yıl önce Adana'dan Hacı Bektaş Veli ziyaretine giderken
kazada ölen 39 Alevi'nin cenazesini de siz kıldırmıştınız değil
mi?
O zaman da Öztürkçe dua etmem nedeniyle beni
istemişlerdi. Aslında Sünniler arasında bile duasının Öztürkçe
okunmasını isteyenlerin sayısı çoktur. Mesela Fikret Otyam
Sünni'dir ama o da bana vasiyet etmiştir. "Lütfen Öztürkçe
kıldır cenazemi" diye ricası vardır. Çok sayıda Sünni
yurttaşımızdan da bana bu taleple gelen oluyor.m
* Arapça duaların Türkçe'sini mi okuyorsunuz?
On İki İmamlar'dan kalma beyitler okurum. Aynı Kuran
okur gibi avazıyla söylerim ama Arapça sure okumam. "Ey Yüce
Allahım. Sana geldik. Sana sesleniyoruz. Senden yardım
bekliyoruz. Sen Rahman ve Rahimsin.
Sen bağışlayıcısın. Bizlerin ve ölülerimizin
günahlarını bağışla Yarabbi!" Bu Alevilerin geleneksel cenaze
duasıdır. Bizim duamız Öztürkçe'dir. Çünkü Hacı Bektaşi Veli bu
memlekete Atatürk'ten önce Öztürkçe'yi getiren bir pir.
* Aleviler'in cenazesinde bu duaya pek rastlamadım...
Dedeler okumuyor ki... Korku aleminden geliyor çoğu.
Sünniler "Aa, bak onlar da bizim gibi Arapça dua okuyor"
desinler diye, "Biz de sizin gibiyiz"i göstermek için özlerinden
vazgeçiyorlar. Çoğu Alevi'nin cenazesi geleneğimize aykırı bir
şekilde defnediliyor.
* Dedelerin arasında da yobaz yok mu?
Yobazlığın Aleviliği Sünniliği olmaz. Hocanın yobazı
muska yapıyorsa yobaz dede de suyu efsunluyor, iplik düğümlüyor,
yobazlık yapıyor.
Bir Alevi ne yapar ne yapmaz?
* Alevi kadınları neden tesettüre uymaz?
Alınları açıktır, yüzleri de parlaktır. Kapanacak bir
şeyleri yoktur ki...
* Bir Alevi neden camiye gitmez?
Şekilciliğe karşıyız, ibadetin gizli yapılması
gerektiğine inanıyoruz.
* Aleviler neden namaz kılmaz?
Namazın kelime anlamı duadır, ibadettir. Yatıp kalkarak
ibadet etmem. Muhammed soyundan gelmeyenin arkasında da namaz
kılmam.
* Ramazan orucunu neden tutmuyorsunuz?
Kuran'a göre cezalı adam oruç tutar. Oruç tutmak
yemeden, içmeden kesilmek değil. Ben 365 gün kötülük yapmayarak
zaten oruç tutarım.
* Neden Kerbela orucu?
O oruç değil, protesto etmektir. Topluma "Yezid'in
yaptığını yapmayın" mesajını vermek içindir. Cennete gitmek için
değil yani.
* Hacca niçin gitmiyorsunuz?
Dostu ziyaret etmek hacca gitmektir. Kabe'yi Muhammed
yaptırmadı. O ev İsmail için yapıldı. Milletin gidip yüzünü
sürdüğü yer de Halil İbrahim'in karısı Hacerül Esved Taşı'dır.
* Tespih neden çekiyorsunuz?
'Allah, Allah, Allah" diye tespih çekmeyiz. Kültürel
bir etkilenmedir bu. Sünniler de saz çalmıyor mu?
* Sünniler'le Aleviler'in hiç mi ibadetlerinde ortak bir yan yok
yani?
Elhamdülillah yok!
* Ama camiye giden Aleviler var, oruç tutan Aleviler var?..
Ya korktuğundandır ya da unuttuğundan...
Dedelik için soy yetmez, mürşidinden ders almak gerekir
Hüseyin Abdal Ocağı'ndanım. Bu ocak Horasan Erenleri'ndendir ve
Hz. Ali'nin soyundandır.
Dedelik için soy yetmez. Halkla haşır neşir olmayan, mürşidinden
dersini almayan insan dedelik yapamaz.
Elini öptüğümüz dedeler var. Onların huzurunda saz çalarsın,
cemiyette bir şeyler söylersin, ceme katılırsın, onlar hep seni
izler.
Dedenin barıştırma gücü vardır. Sözü dinlenir. Yargılama hakkına
sahiptir. Düşkün ilan ettiğiniz kişi üç, beş ya da yedi yıla
kadar cezalıdır. Ona selam verilmez, onun selamı alınmaz,
düğününe, cenazesine gidilmez.
Düşkün hırsızlık yapan, sebepsiz yere yuva yıkan, insan
öldürendir. Bizim cemiyetimize giremezler.
Devrim SEVİMAY/Vatan, 04/10/2004
Kaynak: vatanim.com.tr |